Sportif alanda başarılıyız ama...


Bu yazıyı Dişi Yargıçlar okusun.

Blogumuzun müdavimlerinden Vertumnus 'un önderliğinde, Adana Demir Spor taraftarının "Gurbette Demir Gibiyiz " sloganıyla tanıdığımız ve Adana Demir Sporun Bereli,montlu,atkılı versiyonu Ankara Tayfası, Uluslararası 'Kadınlar İçin' Beden Eğitimi ve Spor Derneği tarafından yayınlanan 2008 bülteninin Türkiye bölümüne damgasını vurmuş mu dersiniz , yer mi edindi dersiniz, işgal etmiş mi dersiniz bilmem ama "Tribünlerin sosyal sorumluluğu"nu Allah'ına kadar göstermiş ve uygulamış durumda.Tribünlerin,futbolun,sporun sadece sponsorluğa değil insanlığada hizmet ettiğinin de kanıtıdır.
Vertumnus nezninde tüm tayfayı saygıyla ayakta alkışlıyorum.
Haberin tüm ayrıntıları.

Bu olaydan pay çıkarma Bölüm 1

Kendi tribün perspektifinden baktığım zaman Boğazın Yargıçları grubunun bir parçası olan "Dişi Yargıçlar" forum sayfalarında sayıca azalma,tek kalma korkularının,korkudan çıkıp bir gerçek olarak önümüzde durduğunu dile getirdiler.Bir Yargıcında olaya bakış açısı olarak getirdiği yorum: "Tribünde cinsiyet ayrımına hayır!" şeklinde net ve radikaldi.Vertumnus' un olayından önce kendi tribünlerimde benzer düşüncelerin olması beni hem gururlandırdı hem ilerisi için umutlandırdı.


Bu olaydan pay çıkarma Bölüm 2

Yazının bu bölümü ana başlıkla alakalı.Sportif alanda çok iyi gidiyoruz ama ya Sosyal duruşumuz?Bu Blog'a pek kişisel şeyler yazmak istemiyorum ama her zaman benim savunduğum "Taraftar grupları,taraftar derneği olacağına Sivil Toplum Kuruluşu olmalı." düşüncesi bu noktada artık bizi köşeye sıkıştırmıştır.Tribünlerin takımlara olduğu kadar semt,il,bölge,ülke,dünya insanlarınada karşı sorumlulukları var.Bu işlere artık sosyal sorumluluk projesi olarak bakılmalı ve siyasilerin,devletin bu alanlara destek vermesi gerekir.Geçen senelerde kan verdik,İlik nakli için örnek verdik.Bu yolda aslında iyi ilerliyoruz.Potansiyel arttıkça organizasyonlar da artacaktır bundan eminim.Burada ben kendi üstüme düşen bireysel hareketi başlatıyorum.Bu kadın-erkek eşitliği treni kaçtı. (Bu benim için bir utanç) Vertumnus ve tayfa izin verirse bundan sonraki bu tarz çalışmalara blog sayfalarımız da birebir ve onların imzalarıyla yayınlamak istiyorum.


Bunun yanı sıra semtimizde ki hayvan barınağında hayvan hakları ihlallerini göz önüne taşıyacağımı ve bunlara karşı mücadele edeceğimi belirtirim.


Teşekkürler
Vertumnus uyandırdığın için...
Share on Google Plus

About Semt Aşığı

This is a short description in the author block about the author. You edit it by entering text in the "Biographical Info" field in the user admin panel.
    Blogger Comment
    Facebook Comment

7 yorum:

  1. hadi bakalım, elele bişeyleri değiştirmek için mücadele verelim; selamlar...

    YanıtlaSil
  2. Teşekkürler Vertumnus.Ama şu köpek resmini kaldırın lütfen.İçim çok kötü oluyor :(

    YanıtlaSil
  3. Dur daha beykoz barınağından n köpekler göreceksin.

    YanıtlaSil
  4. @disconnectus erectus ve onur

    Sağolun sizin desteğinizi hissettiğim için bu yola çıktım.

    YanıtlaSil
  5. Sevgili Semt Aşığı,

    Bir süredir karşılıklı "blog takibi" olarak başlayan tanışıklığımız gün geçtikçe, tribüne-taraftarlık olgusuna bakış açılarımızın benzer olduğunu gördükçe bir arkadaşlığa dönüşüyor benim tarafımda. Her geçen gün bu hissin daha da artıyor olmasına müthiş sevindiğimi belirtmeliyim öncelikle.

    "Tribünlerin takımlara olduğu kadar semt,il,bölge,ülke,dünya insanlarına da karşı sorumlulukları var." sözüne sonsuz katılıyorum. Bizler, halkımıza karşı sorumluyuz. Hem mevcut algıda "fanatik futbol taraftarı-holigan" görünüşünün değiştirilmesi konusunda sorumluyuz hem de semtini, şehrini tribünden sevenler olarak semte ve şehre karşı her alanda omuzlarımızda bir yük var. Bu yükü, senin gibi dostlarla paylaşmak benim açımdan bir onur olacak. Kadın-erkek eşitliği treni asla kaçmış değil, bu konuda birlikte yapacağımız her şeyin anlamı büyük. Hayvan hakları konusunda da elimizden gelen her tür desteği vermeye hazırız.

    Ankara'ya deplasmanınız olacak, yüzyüze tanışmanın akabinde neler yapabileceğimizi hep beraber konuşuruz.

    Ve son olarak, bizim çıkardığımız bir sese ses kattığın için çok ama çok teşekkür ederim. Yalnız değilmişiz, bunu senden duymak gerçekten mutluluk verici.

    YanıtlaSil
  6. Ne mutlu bize.Bu satırları okumak bile yeter.

    YanıtlaSil