Askerliğin sonları ama hep o anlatılan şafak sıkıştırması hadisesi neymiş anlıyorum.Askerliğin adı kısa dönem ama bozkırın ortasında günler geçmek bilmiyor.İnsan bir güne kilitlenip kalmışken,askerden sonra iş bulma stresi vb.mevzular nedeniyle değişik duygular içindeyim.Sonra ne olursa olsun kaçıp gitme isteği ağır basıyor,sabahın dördünde kolluk tutarken;fonda kral tv açık,kalorifere sarılmış bir şekilde hayal kurarken buluyorum kendimi ''gelsin hayat bildiği gibi'' diyorum,işimiz bu yaşamak...
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
sen ağlasan da boş, ışıkta yaksan nafile, odan karanlık hep loş, hayatın emri hep koş,
YanıtlaSil