Beykoz Armasının sevdalılarının 2001 yılında adını "Boğazın Yargıçları" koyduğu Beykoz'lu taraftar bilinci 2009 'a girmekte olduğumuz bu günlerde kendi misyonunu aşarak yelkenlerini rüzgarla doldurdu.
Daha öncede blogun bazı satır aralarında söylediğimiz Taraftar grupları; sadece "tribünde bağıran adam" olmaktan daha çok "Bu semtin insanı için neler yapabiliriz?" sorusunu soran adam olmalı.Hatta burdan yola çıkarak il,bölge,ülke,dünya insanlarına neler yapılabilire kadar uzanmışdık.Tam bu noktada Büyük Beykoz Platformu adı altında Boğazın Yargıçları yeni bir açılıma gidiyor.
Talip Ağabeyin azından;
Geçtiğimiz günlerde Recep Şahin Köktürk Spor Salonunda bir toplantı yaparak geleceğe yönelik bazı kararlar aldı. Bu güne değin ismi ve çalışmaları hakkında birçok spekülasyonların olduğu Grup kendini kamuoyuna tanıtmak için de atağa kalkarken, “ Birileri tarafından bardağın boş tarafı misali hep eleştirel, görülmek istenmeyen şekilde algılandık bu düşünce yapısını kırmak istiyoruz. Boğazın Yargıçları sadece sportif anlamda değil , başa ilçedeki sosyal ve kültürel çalışmalar olmak üzere her alanda görüş beyan eden, aktif bir yapılanma sürecini de başlatma kararı almıştır.” denilen açıklamada Boğazın Yargıçları olarak hiçbir siyasi düşüncenin, kurum ve kuruluşun etkisi altında kalınmadan tamamen bağımsız bir yapılanma içerisinde olduklarının altı ısrarla çizilirken bunun devam edeceği kamuoyuna beyan olundu.Beykoz’da Boğazın Yargıçları hadisesinin olduğu ancak bunun bazı kesimler tarafından görülmezden gelindiği hatırlatılarak, “ Artık Büyük Beykoz Platformu olarak yeni bir yapılanma sürecini başlatıyoruz. 2001 yılında çıkınla yolda adım adım Beykoz ile bütünleşecek bir yapıya doğru hızla yol alınmakta."
Toplantı günü 200 e yakın Beykoz sevdalısı yüreğin Recep Şahin Köktürk Spor Salonunda atığının, samimiyetinin onaylandığı toplantıda ileriye dönük destek stratejileri de gündeme geldi. Bu arada Grup son yıllarda tamamen kendi imkanları ile binlerce kilometre kat edip Beykozspor’a verdiği destek ile bayrağın yurdun dört bir yanında dalgalandırması ile de alkışı fazlası ile hak etmekte.
Toplantının ana teması bu konu üstüne kuruldu.Dernekleşmenin ilk adımlarıda atıldı.Herkes hem fikir oldu.Bir mekanda toplanılacağı belirlendi.Basın açıklamasının ardından herkes dilediği aklından geçen herşeyi söyledi ve sordu.Aslında buraya yansımaması gereken bir kaç soru cevabı hatırladığım kadarıyla yazayım yeni oluşumun duruşu hakkında fikir sahibi olunsun.
Soru:Evde kömür yok.Buna bakacakmıyız?
Cevap:Sizin eve verilebilir mi bilemiyorum ama iş oraya kadar gidecek.
-Herşeyi yapacağız Beykoz için ,sadece siyaset yapmayacağız.Yapandan uzak duracağız.Beykoz Armasının üstünden hiç bir siyasetçiyi nemalandırmayacağız.
Soru: Hangi partiye oy atmamızı istiyorsunuz söyleyin atalım?
Cevap:Bizim kimin yanında olduğumuz önemli değil kim bizim yanımızda olacak o önemli.Bizim içimizde herkesimin adamı var bizi ilgilendirmiyor.
Soru:Dernekde anladığımız kadarıyla çok nezih bir ortam olacak.Peki biz orda Alkol alabilecekmiyiz?
Cevap:Elbetteki dernekde alkol olmayacak.Toplumsal bir hareketle Kan Bağışı yapma düşüncemiz var.O gün dernekden 50 tane Alkollü adam çıkarsa bu yaptığımız işin bir anlamı kalmaz.Yoksa kişilik haklarına bir müdahalemiz yok.
Soru:Burda tribün tayfasının çekirdek adamları var.Sivil Toplum Örgütünü 200 kişiyle mi kuracağız.
Cevap:Sivil Toplum Örgütü olmak için dernek olmak gerekiyor.Dernek olmanın şartları kanunlarla sabittir.Bu iş üstünde çalışan hukukçu arkadaşlarımız var hiç merak etmeyin.Bugün Türkiyede en büyük Sivil Toplum kuruluşları,milyonlarca üyesi olan taraftar dernekleri bile 10 'lu üyelerle kuruldu.
0 yorum:
Yorum Gönder