Mesudiye Futbol Turnuvası





İnsanın unutamadığı çocukluk anıları vardır,büyüdüğünde tatlı veya acı bir şekilde hatırladığı.Bunlardan biri boğazda düzenlenen off-shore yarışlarıydı mesela,tüm sahil yarışları izlemeye gelen insanlardan dolmuş,sahilde oturmaya bile yer kalmamıştı.Ya da boğaz hattı çelik teller ile korunmadan önce akvaryumda ters dönmüş kaplumbağalar gibi suda duran araçları görmem gibi.Bu kazalardan en önemlisi de Kanlıca'da suya gömülen Mercedes'in içersindekiler ile günler sonra çıkarılması gibi.Araç boğazdan çıkarken yine ortalık mahşer alanıydı.
Mevsim yaz,bizler çok küçüktük önümüzde nasıl dolduracağını bilmediğimiz,uzun yaz tatilleri olan hayatı özgürce ve isteyerek yaşadığımız günlerdi.Günler ya Burunbahçe'de iki taş arasında geçen gemilerin sahile yaptığı dalgalar ile andrelin salgılamakta ya da akşama doğru yokuş yukarı olan mahellede tek kale maç yaparak geçiyordu.İşte tüm bu boş vakitleri haftasonu oynanan turnuva maçlarını izleyerek dolduruyorduk.Maçlar sabah on gibi başladığından kahvaltımızı yaparak Sultaniye'nin yolunu tutardık.Nasıl sinema sever festivalleri beklerde film izlemeye doyarsa biz de tüm ihtiyaçlarımızı otuzbeş derece sıcakta,toprak sahada oynanan maçları izleyerek gideriyorduk.
2011 yılından profosyonel ligde oynayan ilçe takımının sahada ambulans olmadığı için ceza yediğini düşünürsek  sahada bulunan ambulansından,ilkyardım ekibinden,takım ve seyirci katılımları ile turnuva dönemin şartları da göz önünde bulundurursak çok üst düzeyde organize ediliyordu.Futbolcular genellikle semtin amatör takımlarından oluştuğu gibi,futbolla arası olmadığı halde eş-dostun baskıları sonucunda olaya dahil olmuş yada bu işi profosyonel olarak yapan insanlar bile olurdu.En son AdanaDemir'de oynarken gördüğüm Serkan Özsoy bunlardan biridir.Fenerbahçe'nin paf takımından a takımına yükseldiği sene birkaç maç oynamış sonra sakatlanma korkusu ile turnuvayı bırakmıştı.O sezon Fener'de işler kötü gidince ilk onbirde şans bulmuş,Johnson'un attığı gol ile Ali Sami Yen'deki kazandıkları maçta doksan dakika oynamış,Arif ile korner bayrağının orada birbirlerini tekmelemişlerdi.Gerçi daha sonra kendisi Trabzonspor'a transfer olduğu yaz halı sahadaki turnuvada görülmüştü.Birde çok kişinin hatırlamayacağı Altaylı Ramazan vardı.Kendisi birinci ligde top oynarken tamamen karşılıksız bir şekilde o güneşin altında topun peşinde depara kalkarken görülmüştür.
Tabi bunların yanında ilginç tipler,anılarda vardı.Sigarayı üst dudağına selobant ile yapıştırıp içen amcayı,70.dakikada sahaya girip topu karşı kaleye atmak isterken orta sahadan kendi kalesine  gönderip maçı izleyenlere,karşı takıma,kendi takım arkadaşlarına,maçın hakemlerine mavi ekran verdirip,80.dakikada sahadan alınan mahellenin abisini unutmak mümkün değil.O pozisyonu mahallede çekirdek yerken defalarca anlattırıp,maçtan kendisini alan hocayı eleştirmesi hala akılımdadır.
Bir de turnuvanın en önemli özelliği final maçları Beykoz Stadı'nda yapılırdı,o dönem ingilizler için Wembley Stadı ne ise bizim içinde Beykoz Stadı onu ifade ederdi.Şimdi ise ne bizde ne de statta bir şey değişmedi.Sonra o turnuvalar bitti,biz de büyüdük.Semtte Mesudiye spor kuruldu ki,köken olarak diğer amatör takımlardan ayrı bir özelliği vardır.Bir ara  Tekin Toklucu ile iyi dönem geçirdiler,Sultanbeyli maçları hala hafızalarda yer eder,şimdi onlarda yokları oynuyorlar.
Geçenlerde gördüm turnuva yeniden başlamış ben de çocukluk anılarım kayda düşsün diye bir şeyler yazmak  istedim,yazının sonunu bağlayamadım o sebeple Zeki Demirkubuz filmleri gibi bitiriyorum.Biri de hayatımızdan çıkarken şu kapıyı kapatsın.
Share on Google Plus

About Hoazin

This is a short description in the author block about the author. You edit it by entering text in the "Biographical Info" field in the user admin panel.
    Blogger Comment
    Facebook Comment

0 yorum:

Yorum Gönder